Hz. İbrahim (as)’in Hacer’den olan büyük oğludur. Hacer, Mısır’ın zorba hükümdarının Sare’ye hediye ettiği köle bir cariye idi. Sare’de, belki ondan bir çocuk verir ümidiyle onu, kocası Hz. İbrâhîm (a.s)’a vermişti. Hacer Hatun İsmail’İ dünyaya getirdiğinde Hz. İbrahim (a.s) o sırada 87 yaşında idi.
Buna, Yüce Allah’ın şu ayeti de işaret etmektedir:
“İhtiyar olduğum halde bana İsmail’i ve İshâk’ı bahşeden Allah’a hamd olsun! Şüphesiz ki Rabbim, Yapılan duayı işitendir.”
İsmail (as), Kur’an-ı Kerim’de adı zikredilen peygamberlerdendir. İsminin manası “Allah’a itaat eden”dir. İbranice karşılığı İsmuyel’dir. Araplar İsmail demişlerdir.
Kendisine “Allah’ın kurbanı” anlamına “Zebihatullah” da denir.
HZ. İSMAİL’İN ALLAH’A TESLİMİYETİ
Hz. İsmail (a.s) genç bir delikanlı olduğu zamanda, Hz İbrahim (a.s) uyurken rüya gördü ve rüyasında bir ses:
“Ey İbrahim, Allah oğlun İsmail’i kurban etmeni istiyor.” dedi.
Bu rüya üzerine Hz. İbrahim (a.s) korku içinde uyandı. Rüyanın Allah’ın emri mi yoksa şeytandan mi olduğuna emin olamıyordu. Aynı rüyayı üç gece de görünce İsmail’in kurban edilmesinin Allah’ın emri olduğuna emin oldu. Fakat çekinceleri vardı. Ya itiraz ederlerse? diye düşünüyordu. Bundan Hz. İsmail’e bahsetmek istiyordu. Yine bir sabah, Hz. İbrahim oğluna ip ve bıçak almasını, birlikte oduna gideceklerini söyledi. Baba oğul yanlarına ip bıçak ve balta alarak yola koyuldular. Mina mevkiine gelince, Hz. İbrahim gördüğü rüyayı yavaş yavaş oğluna anlatmaya başladı. Allah tarafından imtihana tabi tutulduklarını anlatmaya çalışıyordu. Hz. İsmail’de babasının anlattıklarından sonra, en ufak bir korku ve telaş, olmamıştı.
Hz. Ismail tevekkül etti ve şöyle dedi:
“Babacığım, hiç endişelenme. Her ne ile emrolundu isen onu yap. Allah’ın izni ile beni sabreden biri olarak göreceksin.”
Hz. İbrahim oğluyla hem gurur duyuyordu hem de çok duygulanmıştı. Hz. İbrahim, bıçağı görüp ürkmemesi için biricik oğlu İsmail’in gözlerini bağladı. Tam bismillah deyip keseceği anda bıçak kesmedi. Hz. İsmail (a.s) babasının onu yüzükoyun yere yatırmasını istedi. Çünkü babasının ona kıyamadığını, babalık hisleriyle davrandığını düşünüyordu. Hz ibrahim, yeniden bıçağı indirecekken durdu. O esnada bir ses duyuldu.
“Ey İbrahim, Allah’a ne kadar bağlı bir kul olduğunu ispatladın. Dur artık İsmail’i kesmene lüzum yok.”
Hz. İbrahim başını kaldırıp, sesin geldiği yere yani yukarı bakınca, elinde kurbanlık bir koç ile Hz Cebrail aleyhisselâmı gördü.
“Ey İbrahim bu koç kırk senedir cennette beslenmektedir. Şimdi oglun İsmail’in yerine onu kurban etmen için yeryüzüne gönderildi.”
Hz. İbrahim sevinç içinde oğlunun gözlerini çözdükten sonra, koçu alıp kurban etti ve Allahü teâlâya şükretti. Bu olay Hz. İbrahim’in Allah’a itaatini, Hz. İsmail’in de hem Allah’ın emrine hem de babasına teslimiyetini gösteren çok güzel bir örnektir. O günden kıyamete kadar kurban ibadeti ile bu büyük itaat ve teslimiyet eylemi yâd edilecektir.
HZ. İSMAİLİN PEYGAMBERLİĞİ
Hz. İbrahim (as)’in Mekke’ye yaptığı bir sefer sırasında Allah tarafından Kâbe’yi yapması emredildi. Oğlu İsmail (as) ile birlikte Kâbe’yi yaptılar. Allah Hz. İsmail’e peygamberlik verdi. Hz. İsmail (a.s) Yemen’den gelen Cürhümi kabîlesine Peygamber oldu. Hz. İsmail (a.s.) onları elli yıİ İslam’a davet etti. Bazıları iman etti, bazıları ise küfr ve inat etti. Fakat iman edenler pek azdı. Hz. İsmail aleyhisselam sabır göstererek üzerine düşen tüm görevleri yapmaya devam etti.
“İsmâîl’i, İdrîs’i ve Zülkifl’i de (hatırla). Hepsi de sabredenlerdendi.”
Hz. İsmâîl (a.s), 137 yaşındayken Mekke’de vefat etti ve Kabe’nin yanında bulunan Hicr’deki annesi Hacer’in kabrinin yanına gömüldü.
HZ. İSMAİL’İN MUCİZELERİ
• Kısır koyunların O’nun duasının bereketiyle süt vermesi,
• Koyunlarının yünlerinin ipek gibi olması,
• Dikenli araziyi yeşillik haline getirmesi,
• Dua etmesi ile yanındaki kumların un haline gelmesi,
• Zemzemin onun vesîlesiyle çıkması ve kıyamete kadar devam edecek olması.
“Allah’a Teslimiyet’in Örneği: Hz. İsmail (a.s)” için bir yorum