Sabr-ı cemil, başa gelen bela ve musibetleri hiçbir şekilde başkasına şikayet etmeden, onlara tahammül göstermektir.
Rivayete göre Efendimiz sabrı şöyle tarif buyurmuştur:
“Sabır üçtür:
- Musibetlere karşı sabır,
- Kullukta sabır,
- Günah işlememekte sabır”
Peygamber Efendimiz(s.a.v)’in sabırla ilgili hadisleri şöyledir;
Ebu Hüreyre’den nakledildiğine göre, “Güçlü kimse, insanları güreşte yenen değil, bilakis öfke anında kendisine hakim olandır.” buyurmuştur.
İbn Ömer’den nakledildiğine göre, “İnsanlarla bir arada yaşayan ve onların eziyetlerine sabreden mümin, insanlarla bir arada yaşamayan ve onların eziyetlerine sabretmeyen müminden daha büyük ecre nail olur.” buyurmuştur.
Ebu Yahya Suheyb b. Sinan’dan (ra) rivayet edildiğine göre Resulullah şöyle demiştir:
“Müminin durumu ne hoştur! Her hali kendisi için hayırlıdır. Bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına sevinecek bir hal geldiğinde şükreder; bu onun için hayır olur. Başına sıkıntı gelecek olursa ona da sabreder; bu da onun için hayır olur.”
Ebu Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Resulullah, Allah Teala’nın şöyle buyurduğunu söylemiştir: “Mümin bir kulumun dünyada sevdiği dostunu aldığım zaman, o kimse (sabrederse ve) Allah’tan ecir beklerse onun karşılığı cennettir.”
Hz. Aişe’den (ra) rivayet edildiğine göre ise o, Resulullah’a veba hastalığını sormuş, Allah Resûlü de ona şöyle cevap vermiştir:
” Veba, Allah Teala’nın dilediği topluluğa gönderdiği bir çeşit azaptı. Allah, onu Müminler için rahmet kıldı. Veba hastalığına yakalanan, sabredip ecrini umarak ve başına Allah’ın yazdığından başka hiçbir şey gelmeyeceğini bilerek memleketinde kalan kimse, şehit sevabına nail olur. “
Başka bir rivayete göre Hz. Peygamber şöyle demiştir: “Allah, Müslüman’ın vücuduna batan bir dikene varıncaya kadar meşakkat, hastalık, endişe, keder, acı ve kaygı gibi musibetleri, onun günahlarına kefaret kılar.”
Enes’ten (ra) rivayet edildiğine göre Resulullah şöyle demiştir: “Allah, bir kulunun iyiliğini dilerse onun cezasını dünyada verir. Eğer bir kulunun kötülüğünü dilerse günahı karşılığı onu dünyada cezalandırmaz; kıyamet gününde cezasını tam olarak verir.”
Yine Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: “Mükafatın büyüklüğü, sıkıntının büyüklüğü nispetindedir. Allah Teala bir topluluğu severse onları sıkıntıya uğratır. Kim haline razı olursa Allah da ondan razı olur. Kim de başına gelenden dolayı öfkelenirse gazaba uğrar.”
senin sabırdan haberin yok musibetleri ortadan kaldırmak için mücadelede sabır edin diyor ayetler..bir şey yapmadan musibetlere dayanmaya çalışarak sabredin demiyor