Hz. Fatıma Annemizin Duası
Hz. Muhammed kızı Fatıma’ya şöyle demiştir:
“Ey Fatıma! Sana yapacağım şu tavsiyeyi dinlemekten seni ne men edebilir ki?
‘Ey Hayy ve Kayyum olan Allah! Senin rahmetine sığınarak seni çağırıyorum. Beni, göz açıp kapayıncaya kadar dahi nefsime havale etme. Durumun tamamını benim için ıslah et.’ ”
Hz. Ebubekir’in Duası
Resulullah Hz. Ebubekir’e şöyle dua etmesini öğretmiştir:
“Ey Allah’ım! Peygamberin Muhammed’in hürmetine, dostun İbrahim’in hürmetine, kurtardığın (veya seninle konuşan) kulun Musa hürmetine, kelime ve ruhundan olan İsa hürmetine, Musa’nın Tevrat’ı, İsa’nın İncil’i, Davut’un Zebur’u ve Muhammed’in Furkan’ı hürmetine, kullarına gönderdiğin bütün vahiylerin hürmetine, yerine getirdiğin bütün kaza ve kaderin hürmetine, senden isteyip dileğine erişen kullarının hürmetine, fakir yaptığın zenginin, zengin yaptığın fakirin hürmetine veya hidayet ettiğin sapığın hürmetine ihtiyacımı senden istiyorum. Beni mahrum eyleme.
Musa’ya inzal buyurduğun isminin hürmetine, kullarının rızıklarını dağıtmakta rolü olan büyük isminin hürmetine, yeryüzünün karar bulması için, üzerine koyup da onda muvazeneyi temin eden isminin hürmetine, göklerin üzerine konup onların istiklale kavuşmasını temin eden isminin hürmetine, dağların üzerine koydurup onlarda istikrarı temin ettiren isminin hürmetine, o ismin ki, arşın onunla ayakta durmaktadır, işte onun hürmetine, senin Tuhur, Tahir, Tahhar, Samed ve Vitr isimlerinin hürmetini, o mübarek ismin ki, kitabında senin nezdinde apaçık nurdan inzal buyrulmuştur, onun hürmetine.
O ismin ki, gündüzün üzerine onu koymuş, gündüzün nurlanmasına vesile olmuştur. Gecenin üzerine onu koymuş, gecenin kararmasına vesile olmuştur, onun hürmetine, senin azamet ve kibriyanın, kerim zatının hürmetine, senden bana Kuran’la onun bilgisini ihsan buyurmanı ister ve o bilgiyi etimle, kanımla, kulağımla, gözümle ayrılmaz bir şekilde karıştırmanı senden dilerim ve bütün bunların hürmetine senden isterim ki, kuvvet ve kudretinle benim vücudumu kendi yolunda çalıştırasın. Çünkü günahtan
dönüş ve ibadete yöneliş, ancak senin kuvvetin ve kudretinledir. Ey rahmet edenlerin en rahmet edicisi olan Allah!”
Büreyde el-Eslemi’nin Duası
Rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber Büreyde’ye şöyle buyurmuştu:
“Ben sana birkaç kelime öğreteyim ki, Allahüteala kim için hayrı irade ederse bu kelimeleri ona öğretir ve o kelimeleri ebediyen unutturmaz!”
Büreyde: “Evet ya Resulullah! O kelimeleri bana öğret!” dedi.
Bunun üzerine Resulullah şöyle buyurdu:
“Ey Allah’ım! Ben zayıfım. Razı olduğun sahada beni kuvvetlendir, zafiyetimi gider. Benim alnımdan tutup beni hayra doğru götür. Rızamın en son noktasını İslam dini olarak kıl. Ey Allah’ım! Ben zayıfım, beni kuvvetlendir. Ben zelilim, beni izzete kavuştur. Ben fakirim, beni zengin et, ey rahmet edenlerin en rahmet edeni Allah!”
Kubeyse bin Muharik’in Duası
Hz. Peygamber Kubeyse’nin bir gün kendisine “Ey Allah’ın resulü! Benim yaşım hayli ilerlemiştir. Ben daha önce yaptığım birçok şeyi şimdi yapmaktan acizim. Bu bakımdan Allah nezdinde bana fayda verici birkaç kelime öğret ki, onunla kusurlarımı telafi edeyim” demesi üzerine şöyle buyurmuştur:
“Dünyan için bir şeyler öğrenmek istiyorsan, sabah namazını kıldıktan sonra üç defa şu duayı oku:
‘Allah her eksiklikten münezzehtir. Onun hamdına bürünerek bunu ikrar ediyoruz. Yüce olan Allah, her türlü eksikliklerden münezzehtir. Günahtan dönüş ve itaat ancak azim ve yüce olan Allah’ın kuvvet ve kudretiyle olur.’
Ey Kubeyse! Sen bu duayı okuduğun zaman üzüntünden, cüzamdan, cilt hastalığından ve felçten emin olursun. Ahiretin için ise şöyle söyle:
‘Ey Allah’ım! Beni, nezdinden gelen hidayete erdir. Faziletini üzerime oluk gibi yağdır. Rahmetinden benim üzerime saç! Bereketinden benim üzerime indir!’
Ey Kubeyse! İyi bil ki! Bir kul, bu söylediklerimi tam manasıyla yerine getirerek kıyamet gününde huzura gelirse bunları hiç terk etmemek şartıyla cennetin dört kapısı onun için açılır. İstediği kapıdan içeri girebilir!”
Ebu Derda’nın Duası
Ebu Derda’ya “Evin yanıyor!” denildi. Gerçekten de Ebu Derda’nın mahallesi yanıyordu. Ebu Derda “Allahüteala benim evimi yakmaz!” dedi. Kendisine üç defa evinin yandığı söylendiği halde onun cevabı aynı oldu:
“Allah benim evimi yakmaz!”
Sonra kendisine biri gelip dedi ki: “Ey Ebu Derda! Ateş senin evine yaklaşırken söndü.”
Ebu Derda “Ben öyle olacağını biliyordum” diye karşılık verdi.
Cemaatten biri “Sen bunu nasıl biliyordun? Bu sözlerinin hangisinin daha acayip olduğunu anlayamıyoruz” dedi.
Bunun üzerine Ebu Derda şöyle dedi:
“Hz. Peygamber şöyle demişti: ‘Kim bu sözleri veya gündüz söylerse ona hiçbir şey zarar vermez.’ Bende o sözleri söylemiştim.”
O sözler şunlardır:
“Ey Allah’ım! Benim Rabb’im ancak sensin. Senden başka ilah yoktur. Ancak sana tevekkül ediyorum, arşın sahibi sensin. Günahtan dönüş ve ibadete ancak azim ve yüce olan Allah’ın kuvvetiyledir. Allah neyi dilerse o olmuştur. Neyi dilememişse o olmamıştır. Muhakkak Allah her şeye kadirdir. Muhakkak Allah ilmiyle her şeyi ihata etmiştir ve her şeyi adet olarak buyurmuştur.
Ey Allah’ım! Nefsimin şerrinden ve perçemi kudretinde bulunan her mahlukun şerrinden sana sığınırım. Muhakkak Rabb’imin yolu dosdoğrudur!”
Hepsi çok güzel dualar…Allah sizden razı olsun…Selam …